Tallinn

gezi-logo.qxpGEZİ / EYLÜL 2013

Çok uzun yıl­lar işgal altın­da­ki Estonya’nın şirin küçük baş­ken­ti­dir Tal­linn. Avru­pa Bir­li­ği­’­ne geçin­ce hız­lı bir res­to­ras­yon ve reno­vas­yon çalış­ma­sıy­la biri­kim­le­ri­ni alçak­gö­nül­lü bir gör­sel şölen gibi sunu­yor bize.

Bağım­sız­lı­ğı­nı 1991 yılın­da Rusya’dan ayrı­la­rak elde etmiş olan bu ken­tin kuru­lu­şu bugün Eston­ya Mec­li­si­’­nin bulun­du­ğu Kated­ral Tepe­si­’n­de, mer­ke­zi oto­ri­te Pis­ko­pos yöne­ti­mi” ile baş­lar. Son­ra soy­lu­lar mec­li­si dev­ral­mış bu yöne­ti­mi. Eski­den sıra­dan Eston­ya­lı­la­r­’ın yaşa­dı­ğı yer ise Eski Kasa­ba” 19. yüz­yı­la kadar Kated­ral Tepe­si­’n­den bağım­sız yöne­ti­li­yor­muş. Çift­çi­le­rin yaşa­dı­ğı bölüm Eski Kasa­ba­’­nın güne­yin­de­ki kır­sal alan. Aslın­da bugün de Tal­linn şehir mer­ke­zi kaba­ca Toom­pea Tepe­si ve şehir mey­da­nı ola­rak iki­ye ayrı­lı­yor. Aris­tok­rat­la­rın yaşam ala­nı olan Toom­pea Tepe­si, Eski Şehi­ri de içi­ne ala­cak şekil­de pek çok kale sur ve duvar­la çev­re­len­miş, bu koru­ma çem­be­ri tarih boyun­ca bir­çok ayak­lan­ma ve işga­le geçit ver­me­ye­rek ama­cı­na başa­rı­lı bir şekil­de hiz­met etmiştir.

12. yy’da yaşa­mış ve 15. YY da ulu­sal kah­ra­man ve aziz ilan edi­len Rus Prens Ale­xan­der Nevsk­y­’e itha­fen, mimar­lı­ğı­nı Mik­ha­il Pre­ob­raz­hensk­y­’­nin yap­tı­ğı tipik rus tar­zın­da­ki Ale­xan­der Nevsky Orto­doks Kated­ra­li, Par­la­men­to bina­sı, ve gezi teras­la­rı­nın bulun­du­ğu bu Toom­pea tepe­si şeh­ri gez­mek için iyi bir baş­lan­gıç noktasıdır.

18. yy’da eklen­miş Eston­ya Par­la­men­to­su bina­sı 1219’da yapı­lan ilk kule­si ile Dom­berg cast­le” kale­si­ne bir­le­şir. 36 m yük­sek­li­ğin­de­ki gözet­le­me ve top­çu kule­si­ne, yani Kiek in de Kök”e ulaş­mak için ise biraz yokuş inme­niz yeterli.

Exif_JPEG_PICTURE

1214 yılın­da ahşap­tan yapı­lan Eston­ya­’­nın muh­te­me­len en eski kili­se­si Dome Church” – Toom­ki­rik, 17. yy’da yapı­lan ekle­me­ler­le gotik görü­nü­mü­ne dönü­şür­ken iç süs­le­me­le­ri ile ilgi­li çalış­ma­la­rı ise 8. yy a kadar devam etmiş.

Talin­na Lin­na­mü­ür” Kodu­lin­na Maja da ayrı bir gör­sel­lik suna­cak size. Yan­ya­na 7 kule ve ara­la­rın­da­ki sur­lar, 15. yy’da inşa edi­len 159 met­re yük­sek­li­ğin­de­ki gotik mima­ri­siy­le Aziz Olav Kili­se­si ile bir­le­şi­yor bura­da. Avru­pa­’­da­ki en uzun yapıy­mış ilk inşa edil­di­ğin­de. Yan­gın­lar son­ra­sın­da res­to­re edi­len yapı­nın boyu 123 met­re­ye inmiş. Kili­se­nin bina yapım tari­hi 1267, iç süs­le­me­le­ri ise 1840 diye telaf­fuz edil­mek­te. Yaz ayla­rın­da bu kule­ye çık­ma­nız müm­kün. Çok dik ve yoru­cu basa­mak­la­rı var ama man­za­ra için değer. 

IMG_3780

Tepe­den direkt mer­ke­ze inmek ister­se­niz eğer tarih­te de bugün de tüc­car­la­rın ve esnaf­la­rın yaşa­mak­ta oldu­ğu böl­ge Aşa­ğı şehir, Viru geçi­din­den baş­la­yıp Viru cad­de­si boyun­ca devam ede­rek ara sokak­lar­la etki­le­yi­ci güzel­lik­te­ki UNES­CO Dün­ya Mira­sı lis­te­sin­de yer alan Bele­di­ye Bina­sı­nın bulun­du­ğu Reako­ja Platz” mey­da­na uza­nı­yor. Çok keyif­li bir güzer­gah. Ve bu mey­dan bugün de haf­ta­da bir­kaç gün çeşit­li etkin­lik­ler ve açık pazar yeri ola­rak kul­la­nıl­mak­ta. Ağır­lık­lı ola­rak el işi ürün­ler sergileniyor. 

Bu mey­da­na gel­di­ği­niz­de niye UNES­CO Mira­sın­da yer aldı­ğı­nı anla­ya­cak­sı­nız. 1422 yılın­dan günü­mü­ze, hâlen çalış­mak­ta olan tari­hi bir ecza­ne var bu mey­dan­da. Town Hall Phar­macy – Eski Ecza­ne – Bu müze” ecza­ne­yi de mut­la­ka ziya­ret edin. İst­ers­en­iz alış­ve­riş de yapabilirsiniz. 

Ve yine XIV. yy’a ait Kut­sal Ruh Kilisesi’nin (Püha Vaimu Kirik) sekiz­gen yapı­sı­nı ve içe­ri­de­ki Alta­r­’ı gör­me­den geç­me­yin. Son­ra­dan ekle­nen büyük saati Tal­lin­n­’in en eski dış mekan saati imiş diye not da düşelim.

Exif_JPEG_PICTURE

Kısa­ca Tal­lin­n­’in dara­cık kal­dı­rım taş­lı sokak­la­rı ile eski şehir mey­da­nı bir açık hava müze­si gibi. Gezer­ken Fat Mar­ga­ret ve Tall Her­man Kule­le­ri de gözü­nü­ze çar­pa­cak. Bina­la­rın, insan­la­rın, res­to­ran­la­rın, kafe­le­rin size sun­du­ğu 15. yüz­yıl atmos­fe­ri­ni solu­yun derim. Bir­çok yer­de ken­di içki­le­ri­ni, bira­la­rı­nı üre­ten işlet­me var. Çoğu han­la­rın içe­ri­sin­de hem üre­tim hem ser­vis yapı­yor ve yerel mut­fak­la­rın yanı sıra dün­ya mut­fak­la­rın­dan da lez­zet­ler sunu­yor­lar bu çok özel yapı­lar­da. Koh­vik, yani kah­ve­ler ise sıcak buluş­ma mekan­la­rı. Fiyat­lar her­şey için olduk­ça makul, hele kuzey için.

Kalev mar­zi­pan­la­rı badem ezme­si” müze­si ve üze­rin­de Olde Han­sa” yazan bir el ara­ba­sın­da çeşit­li sos­lar­la kav­rul­muş badem­ler bur­nu­nu­za ve dama­ğı­nı­za bay­ram etti­recek cinsten.

IMG_3702 copy

11. yy dan kal­ma çok mik­tar­da bina­la­rı ve nere­dey­se orta­çağ­dan fır­la­mış­lar gibi yerel kıya­fet­ler için­de­ki bütün satı­cı­la­rı görün­ce, bir zaman yol­cu­lu­ğun­da ve bir masal diya­rın­day­mış gibi his­se­di­yor­su­nuz ken­di­ni­zi. Her­şey çok etkileyici.

Zama­nı­nız var­sa 34 km uzak­ta­ki Baş­kan­lık sara­yı ile Kad­ri­oru sara­yı ve bah­çe­le­ri­ne de bir göz atın derim.

İlgili Haberler

Leave a Comment