Psoriasis ömür boyu takip altında olmalı

Prof. Dr. Gonca Gökdemir
Prof. Dr. Gon­ca Gökdemir

SEDEF / ŞUBAT 2016

Bah­çe­şe­hir Üni­ver­si­te­si Tıp Fakül­te­si Der­ma­to­lo­ji Ana­bi­lim Dalı Bölüm Baş­ka­nı Prof. Dr. Gon­ca Gök­de­mir, sedef has­ta­lı­ğın­da (pso­ri­asis) tanı ölçüt­le­ri­ni, kalı­tı­mın yeri­ni ve has­ta­lı­ğın tetik­le­yi­ci­le­ri­ni anlattı.

Pso­ri­asi­se tanı koyar­ken nele­re dik­kat edilmeli?

Pso­ri­asis top­lum­da yüz­de 1 ila 3 sık­lı­ğın­da görü­len bir has­ta­lık. Kro­nik bir has­ta­lık oldu­ğu için tanı­sı­nı doğ­ru koy­mak çok önem­li. Bize gelen pek çok has­ta­ya yıl­lar önce pso­ri­asis tanı­sı kon­muş­tur, oysa pso­ri­asis değil­dir. Aslın­da çoğu pso­ri­asis has­ta­sın­da tanı kli­nik muaye­ne ile rahat­lık­la konu­la­bi­li­yor. Eri­tem­li zemin­de kalın sku­am­la­rın görül­me­si, o sku­am­la­rın orta­dan kal­dı­rıl­ma­sıy­la zemin­de minik kana­ma odak­la­rı­nın görül­me­si sedef için olduk­ça tipik bir bul­gu­dur. Pso­ri­asis en çok saç­lı deri, diz ve dir­sek gibi eklem böl­ge­le­ri­nin özel­lik­le dış kısım­la­rın­da görü­lü­yor. Ama vücu­dun hemen her yerin­de görülebilir.

ATİ­P­İK FORM­LAR GÖZ­DEN KAÇABİLİYOR

Tipik sedef has­ta­lı­ğı­nın tanı­sı­nı koy­mak daha kolay ama bir de ati­pik dedi­ği­miz form­la­rı var. Bu form­lar­da tanı koy­mak her zaman müm­kün ola­ma­ya­bi­li­yor. Erit­ro­der­mik pso­ri­azis, pso­ri­atik art­rit, püs­tü­ler pso­ri­azis dedi­ği­miz bu form­lar­da bazen biyop­si almak, pato­lo­jik ince­le­me yap­mak gere­ke­bi­lir. Bun­lar haya­tı teh­dit eden form­lar da ola­bi­lir ve çok cid­di teda­vi­ler gerek­ti­re­bi­lir. Ati­pik form­lar çok nadir görü­lür ama göz­den kaçabilir.

Sedef genel ola­rak deri­yi tutar ama tır­nak­la­rı da tuta­bi­lir. Bunun için tanı­da mut­la­ka tır­nak­la­rın da kont­ro­lü gere­ki­yor. Cilt dışın­da tek tut­tu­ğu organ eklem­ler­dir. Ati­pik form­lar­dan pso­ri­atik art­rit büyük eklem­ler­de baş­lar. Roma­to­id art­rit­te oldu­ğu gibi küçük eklem­ler­de değil, el bile­ği-dir­sek veya ayak bile­ği-diz gibi büyük eklem­ler­de orta­ya çıkar. Eklem­ler­de ağrı­lı şiş­lik­ler, kıza­rık­lık­lar, hare­ket­ler­de kısıt­lı­lık gibi şika­yet­ler ola­bi­li­yor. Bazen eklem prob­lem­le­riy­le baş­la­yan pso­ri­asis form­la­rı da olabiliyor.

psoriazisSedef­te gene­tik fak­tör­ler ne kadar etkili?

Tanı­ya gider­ken mut­la­ka aile sor­gu­su da yapıl­ma­lı. Eğer anne ya da baba­dan biri pso­ri­asis ise çocu­ğun pso­ri­asis olma ris­ki yüz­de 25 civa­rı, eğer anne de baba da pso­ri­asis ise çocu­ğun pso­ri­asis olma ris­ki yüz­de 50’dir. Bu da hem tanı koyar­ken hem teda­vi taki­bin­de önem­li bir bil­gi­dir. Aile öykü­sü olan ve çocuk yaş­ta baş­la­yan pso­ri­asi­sin sey­ri biraz daha şid­det­li olu­yor. Eriş­kin yaş­ta baş­la­dı­ğın­da seyir daha iyi ola­bi­li­yor, ancak bu bir kural değil. Pso­ri­asis hayat boyu süren bir has­ta­lık oldu­ğun­dan has­ta­nın ömür boyu taki­bi yapılmalıdır.

AĞRI KESİ­C­İL­ER TETİKLİYOR

Sede­fi tetik­le­yen önem­li ajan­lar var. Özel­lik­le çok sık kul­lan­dı­ğı­mız non ste­ro­id­ler, enf­la­ma­tu­ar dedi­ği­miz ajan­lar, ağrı kesi­ci ajan­la­rın bir kıs­mı pso­ri­asi­si tetik­le­ye­bi­li­yor, lez­yon­la­rı artı­ra­bi­li­yor. İnterferon’un, manik dep­re­sif has­ta­lar­da kul­la­nı­lan lit­yu­mun da sede­fi tetik­le­yi­ci özel­li­ği var. Bazen, özel­lik­le çocuk yaş­ta görü­len pso­ri­asis­te enfek­si­yon­lar, özel­lik­le üst solu­num yolu enfek­si­yon­la­rı da tetik­le­yi­ci rol oyna­ya­bi­li­yor. Stres fak­tö­rü en önem­li tetik­le­yi­ci­dir. Stres, dep­res­yon, ank­si­ye­te, çok sevi­len kişi­nin kay­bı gibi durum­lar pso­ri­asi­sin en önem­li tetikleyicileridir.

Prof. Dr. Gon­ca Gök­de­mir kimdir?

1992 yılın­da İst­anb­ul Üni­ver­si­te­si İst­anb­ul Tıp Fakül­te­sin­den mezun oldu. 1994 yılın­da İst­anb­ul Tıp Fakül­te­si Der­ma­to­lo­ji Ana­bi­lim Dalın­da uzman­lık eği­ti­mi­ne baş­la­dı. 1998 yılın­da Der­ma­to­lo­ji uzma­nı oldu. Aynı yıl Şubat ayın­da Şiş­li Etfal Eği­tim ve Araş­tır­ma Has­ta­ne­si Der­ma­to­lo­ji Kli­ni­ğin­de çalış­ma­ya baş­la­dı. 1999 yılın­da başa­sis­tan oldu ve 2006 yılın­da Doçent ünva­nı aldı. 2010 yılın­da Okmey­da­nı Eği­tim ve Araş­tır­ma Has­ta­ne­si Der­ma­to­lo­ji kli­ni­ğin­de Kli­nik şefi” ola­rak çalış­ma­ya baş­la­dı. 2013 yılın­dan iti­ba­ren Özel Liv Hos­pi­tal Ulus Has­ta­ne­sin­de çalış­mak­ta­dır. 2014 yılın­da Bah­çe­şe­hir Üni­ver­si­te­si Tıp Fakül­te­si Der­ma­to­lo­ji Ana­bi­lim Dalı’nda pro­fe­sör kad­ro­su­na bölüm baş­ka­nı ola­rak atanmıştır.

İlgili Haberler

Leave a Comment