
PSİKOLOJİ / HAZİRAN 2016
Üsküdar Üniversitesi 13. Uluslararası Kognitif Nörobilim Kongresi’nde konuşan Nörobilim Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Oğuz Tanrıdağ, insan beynini anlamak için önce hayvan zihninin iyice öğrenilmesi gerektiğini belirterek, insan beyni ile hayvan beyni arasında önemli benzerlikler olduğunu söyledi. Tanrıdağ, aradaki farkın sadece yüzde 4, insan olmanın da bu yüzde 4’te gizli olduğunu kaydetti. İnsan beyninde diğer beyinlerden, özellikle de primat beyninden yeni ve farklı bir alan bulunmadığına dikkat çeken Tanrıdağ, Bütün konu oranlar meselesidir” dedi.
BEYİN BİR İNANÇ MOTORU
Beyindeki ayna nöronların varlığının keşfi ile beraber taklit, empati ve sosyal öğrenme ile ilgili bilimeyenlerin anlaşıldığını belirten Prof. Dr. Tanrıdağ, “90’ların ortasında birgün elindeki muzu yiyen maymunun karşısında bulunan maymunun beyninde de benzer dalgaların oluştuğu gözlenince sosyal nörobilimin anahtarı da çözülmüş oldu. O gün sosyal nörobilim başlamış oldu. Çünkü empati ve sosyal öğrenme taklit ayna nöronlara bağlıdır. Ayna nöronların farklı canlılardaki varlığı bunların onda olduğunu gösterir. Daha yakın bir zamanda beynin rasyonel bir organ değil aslında ödül ve haz organı olduğunu, beynin bir inanç motoru olduğunu, herkesin haz ve ödül duyduğu için inandığını ve neye inandığından çok inanmasının önemli olduğunu bize gösteren deneyleri, beynin limbik sistemle prefontal korteksi arasında güçlü bir ödül ve haz mekanizması olduğunu ortaya koydu.”
HAZ MEKANİZMASI ÇALIŞMAYINCA DEPRESYONA GİRİYORUZ
“Ödül ve haz mekanizması abartılı bir şekilde çalıştığından ödül ve haz peşinde koşmaktan kendimiz alamıyoruz, ödül ve haz mekanizması yeterince çalışmayınca depresyona giriyoruz. Bu kadar net. Dolayısıyla bunu çalıştıran maddenin de özellikle dopamin olduğunu hatırlarsak tam anlamıyla hipotez tamamlanıyor. Beynin en önemli mekanizmalarından bir tanesi ödül ve haz mekanizmasıdır. Normal sayılan insan beyni bunun kontrolünde çalışır ve sadece insan beyni değil onun bilgilerinin üzerinden geldiği hayvanlarda da durum aynıdır.”