
NADİR HASTALIK / NİSAN 2016
Nadir hastalıklardan muzdarip hasta ve hasta yakınlarının yanı sıra, sektör ve karar vericilerin bir araya gelmesinin ve işbirliklerinin önemini vurgulayan AİFD Genel Sekreteri Dr. Ümit Dereli, nadir hastalıklar için geliştirilen “yetim ilaçlar” sayesinde pek çok hastanın hayatını normal bir şekilde sürdürebildiğini belirtti.
YETİM İLAÇLAR İHMAL EDİLİYOR
Yaşamı tehdit eden, ya da engellilik yaratan nadir hastalıkların teşhisi, önlenmesi veya tedavisinde kullanılan beşeri tıbbi ürünler olarak tanımlanan “yetim ilaçlar”, yararları çok kesin olsa bile, kullanımlarının nispeten az olması nedeniyle ekonomik görülmüyorlar ve bu nedenle geliştirilmeleri ve üretimleri açısından çoğunlukla ihmal ediliyorlar. Bu kapsamda “nadir hastalıklar” ve “yetim ilaçlar” için “ulusal politika tanımlanması”, “mevzuat düzenleme ve gelişmiş ülkelerin mevzuatları ile uyumlandırma” ile “tedaviye hızlı erişim için teşvik” konularının ön plana çıkartılması gerekliliğini vurgulayan Dereli, A.B.D.’de Yetim İlaç Yasası’nın 1983’te, AB’de ise ilgili düzenlemelerin 2000’li yılların başından itibaren hayata geçirildiğini, hâlihazırdaki durumda, ilaca ve tedaviye erişim hakkı göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye’de de en kısa sürede gerekli adımların atılmasının önemli olduğunu söyledi.
SADECE YÜZDE 22’Sİ RUHSATLI
Türkiye’de henüz yetim ilaç politikası olmamasının yarattığı sıkıntılara rağmen, bu alanda acil ve teşhisi konulmuş hastaların tedavi ihtiyaçlarını yurt dışından ithal edilen ilaçlar ile karşılamak amacıyla devlet tarafından çeşitli adımlar atıldı. Ancak Avrupa’da nadir hastalıkların tedavisi için onaylı yetim ilaçların sadece yüzde 22’sinin Türkiye’de ruhsatlı durumda olduğunu belirten Dr. Ümit Dereli, diğer yüzde 40’ının da Sağlık Bakanlığı’nın onayını takiben Türk Eczacıları Birliği (TEB) aracılığıyla Türkiye’ye getirildiğini ancak kalan yüzde 38 oranındaki ilaçlara ise hastaların erişimi bulunmadığını vurguladı.
HER YIL 120 MİLYAR DOLAR AR-GE’YE HARCANIYOR
AİFD Genel Sekreteri Dr. Ümit Dereli ayrıca, AB’nin hayata geçirdiği direktifler sonrası 13 yılda 2,6 milyon insanın tedaviye erişebildiğini belirterek, “İnsan odaklı” ilaç politikaları ile insanlara sağlık sunmanın endüstriye düşen bir görev olduğunu söyledi. Yenilikçi ilaç firmalarının, yaşam kalitesini yükseltecek yeni ilaç ve tedaviler geliştirmek amacıyla her yıl dünya çapında 120 milyar dolardan fazla Ar-Ge yatırımı yaptığını vurgulayan Genel Sekreter Dereli, bu yatırımlar içinde, nadir hastalıkların tedavisinde kullanılan yeni ilaçların geliştirilmesi çalışmalarının da yer aldığını ve hastaların kullanımına sunulan yenilikçi ilaçların, her yıl milyonlarca insanın daha kaliteli ve daha aktif bir hayat sürdürmesine katkı sağladığını belirtti.