
Lösemi hastalığı, Türkiye’de ve dünyada çocuklarda en sık görülen kanser türü. Türkiye’de her yıl 16 yaşın altında 1200–1500 arasında çocuğa yeni lösemi teşhisi konuluyor. Aileler çocuklarına “lösemi” tanısı konulduğunda her ne kadar büyük bir korku yaşasalar da, çocukluk çağı kanserleri gelişmiş ülkelerde ve Türkiye’de yüzde 70–80’in üzerinde tedavi edilebilir bir hastalık. Sağ kalım oranı ise erişkin lösemilerine kıyasla çok daha yüksek. Bu nedenle psikolojik açıdan çocuklara moral vermek ve hastalık sürecini doğru anlatmak büyük önem taşıyor.
SAKLAMAK YERİNE KONUŞUN
Şaşkın, kaygılı ve hastalığı henüz bilmeyen ve kabullenememiş bir ebeveynin lösemi tedavisi gören çocuğa negatif duygular yükleyebileceğine işaret eden Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Klinik Psikoloğu Yekta Korkmaz, “Çocuğun içinde bulunduğu durumu netleştirmek; onu bu sürece hazırlamak için hastalığını saklamak yerine konuşmak her zaman daha iyidir. Çocukla bu konuyu konuşurken kısa, ayrıntıya girmeden, açıklayıcı ve gerçekçi cümleler kurun. Çünkü tedavi süreci içinde her şeyi daha net anlayacağından hazır olmadan aldığı bilgiler onun korkusu i arttırabilir” dedi. Korkmaz, hastalık süreci ve sorunlarla başa çıkma yöntemleri hakkında şu bilgileri verdiİ: “Tanının konulmasıyla aile ortamında korku ve üzüntü hakim olur. Aile hastalığını çocuğa nasıl anlatacağı konusunda oldukça endişelidir. Lösemi olan çocuk, bir şeylerin yolunda gitmediğini sezinleyecektir. Sözel olarak ifade edilmeyen normal dışı durumlar çocuklar tarafından mutlaka hissedilir. Bu endişe halini de annesi ya da babası çocuğuna ya normalin üzerinde ilgi alaka göstererek ya da normal dışı duygu durum ve davranışlarla normalden fazla gerginlik, sinirlilik, çaresizlik, dalgınlık gibi hallerle yansıtacaktır. Çocuğun içinde bulunduğu durumu netleştirmek; onu bu sürece hazırlamak için gerçeği saklamak yerine, konuşmak her zaman daha iyidir. Çocukla bu konuyu konuşurken dikkat etmeniz gereken en önemli şey her zaman onun yanında olduğunuzu ve sevgimizi ona hissettirmek olacaktır. Çocuğa yerinde ve zamanında, kısa, ayrıntıya girmeden, açıklayıcı ve gerçek cümleler kurmak çok önemli. Çocuklar süreç içinde her şeyi daha net anlayacağından hazır olmadan aldığı bilgi onun korkusu arttırabilir.
YETENEKLERİNİ DESTEKLEYİN!
Çocukların uzun süreçli tedavilerinde en önemli destekleyici morallerinin yüksek olmasıdır. Tedavilerden dolayı çocuğun hareketlerinde kısıtlamalar olabilir, bu yüzden yeteneklerini destekleyerek çoğun daha keyifli zaman geçirmesini sağlanabilir. Özellikle resim yapmak, maket yapmak, el faaliyetlerini geliştirecek oyunları desteklemek hem çocuğun kaslarını güçlendirecek hem de keyifli zaman geçirmesini sağlayacaktır.
MASKE TAKMANIN ÖNEMİNİ ANLATIN
Hastane dışı geziler hasta çocuğun motivasyonu oldukça arttırmaktadır. Çocuklar uzun süreli yatışlarda çok sıkıldıkları için bu fırsatları değerlendirmek çocuğun motivasyonunu arttıracaktır. Özellikle açık alanda çocuğun rahatça hareket edebileceği, yaşına uygun aktivitelerin olduğu alanları değerlendirmek önemlidir. Çocuğa maske takmanın önemi de bilinçli bir şekilde anlatılması gerekmektedir.
ARKADAŞLARININ DIŞLAMASINI ÖNLEYİN
Tedavi süreci hafifledikçe çocuklar hayat akışına devam edecek, rahatlıkla okula gidebilecek ve arkadaşlarıyla zaman geçirecektir. Toplumsal olarak anne babaların yapması gereken en önemli unsur, çocuklarını bu konularda bilinçlendirmektir. Lösemili çocukların okuldan uzak kalması, arkadaşları tarafından dışlanması, toplumun bu çocukların iyileşme şansının olmadığını düşünmesi ve özellikle takılan maskeler yüzünden hastalığın bulaşıcı olduğunun sanılması, lösemili çocuklar ve ailelerinin en çok karşılaştıkları durumdur. Çocuklarınızın sınıf arkadaşı veya oyun arkadaşı da böyle zorlu bir süreçten geçmiş olabilir. Ebeveynlerin çocuklarını bu konuda bilinçlendirmesi, arkadaşlarını onlara karşı anlayışlı ve özenli davranmaları, onları asla dışlamamaları gerektiği ve sevgilerini göstermeleri konularında bilgilendirmeleri çok önemlidir.