
Türkiye ilaç endüstrisi, biyoteknoloji alanında daha yüksek katma değerli ürünler üreterek, küresel bir ilaç üreticisi ve ihracatçısı konumuna gelmeyi hedefliyor. CPhI İstanbul 2017’nin gümüş sponsoru olan Koçak Farma CEO’su Uzm. Dr. Hakan Koçak, Türkiye’nin ilaç üretiminde bölgesel üs haline gelmesinin ancak güçlü bir Ar-Ge yapılanması ve yüksek teknolojili yatırımlarla mümkün olabileceğinin altını çiziyor. Türkiye’de ilaç sektörünün geleceğini belirleyecek en önemli unsur, karlılık sıkıntılarına rağmen şirketlerin Ar-Ge yatırımlarına ağırlık verilmesi olarak görülüyor. Koçak Farma, Türkiye’nin ‘Vizyon 2023 Stratejik Planı’ doğrultusunda, geleceğin ilaçlarına yönelik araştırma ve inovasyon etkinliklerini yürütmek amacıyla, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan onaylı Ar-Ge merkezine sahip. Ar-Ge merkezinde 70 civarında bilim insanı, yeni moleküller ve biyoteknolojik ürünlerle ilgili çalışma yapıyor.
Türkiye’de ilk biyoteknolojik ilacı üreterek tıbbın hizmetine sunduklarını ve CPhI İstanbul 2017’de, ileri teknoloji donanımlı biyoteknolojik ilaç tesislerinde üretilen insülini tanıtacaklarını belirten Koçak Farma CEO’su Koçak; “2016 yılı bizim için biyoteknolojiye yatırım yılı oldu. Biyoteknoloji ilaçların yanında aşılar, kan ürünleri ve özellikle kanser ilaçlarında, iç piyasada ve uluslararası pazarlarda büyümeyi öncelikli hedefimiz olarak belirledik. Bu hedefle birlikte, Eczacıbaşı-Baxter Grubu serum ruhsatlarını, markalarını ve teçhizatını satın alarak global serum teknolojisini de firmamızın portföyüne kazandırdık” dedi.