Kitle Hipnozunun 10 Yöntemi

Uzman Kli­nik Psi­ko­log Meh­met Başkak

İns­an­oğl­un­un kit­le­ler üze­rin­de güç sahi­bi olma iste­ği var oldu­ğun­dan beri insan dav­ra­nış­la­rı üze­ri­ne çalış­ma­lar yapan kişi­ler tara­fın­dan büyük kala­ba­lık­lar küçük, elit bir gru­bun istek­le­ri­ne boyun eğsin diye kit­le­le­rin zihin­le­ri­ni kont­rol altı­na alma­ya dönük çalış­ma­lar yapı­la­gel­miş­tir. Uzman Kli­nik Psi­ko­log Meh­met Baş­kak, Zihin kont­ro­lü­nün fizi­ki ve bilim­sel bir boyut kazan­ma­sıy­la, bugün teh­li­ke­li bir aşa­ma­ya gir­miş bulun­mak­ta­yız. Çün­kü tek­nok­ra­tik dik­ta­tör­lük­le­rin kul­la­nı­mı­na hazır ve bütün dün­ya­yı etki­le­yecek araç­la­rın far­kı­na var­maz­sak, bu teh­li­ke­li aşa­ma daimi bir durum olma ris­ki­ni taşı­yor” diyor. Modern çağ­da yapı­lan zihin kont­ro­lü­nün hem tek­no­lo­jik hem de psi­ko­lo­jik bir boyu­tu bulun­du­ğu­nu söy­le­yen Uzman Kli­nik Psi­ko­log ve Hip­noz Uzma­nı Baş­kak, günü­müz­de yay­gın ola­rak kul­la­nı­lan 10 zihin kont­ro­lü tek­ni­ği­ni açıkladı.

EĞİ­T­İM: Eği­tim, kit­le­sel hip­noz için kul­la­nı­lan en belir­gin ve açık yön­tem olma­nın yanın­da aynı zaman­da en sin­si yön­tem­dir. Gücü elin­de tut­ma ve kit­le­le­re tek başı­na bir ömür hük­met­me niye­tin­de olan her yöne­ti­ci­nin en büyük haya­li zaten doğal ola­rak zihin­le­ri etki­ye açık çocuk­la­rı eğit­mek­tir. Bu neden­le, tarih boyun­ca eği­tim dik­ta rejim­le­rin kul­lan­dı­ğı en önem­li zihin kont­ro­lü araç­la­rın­dan biri olmuştur.

REK­LAM VE PRO­PA­GAN­DA: Sig­mund Freud’un bilinç­dı­şı bağ­la­mın­da, insan dav­ra­nış­la­rı­na özgü keşif­le­ri­ni kit­le hip­no­zu bil­gi­si­ne dönüş­tü­ren yeğe­ni Edward Ber­nays kit­le hip­no­zu­nun kurum­sal baş­la­tı­cı­sı olup ABD’nin bir dev­let poli­ti­ka­sı ola­rak pro­pa­gan­da yahut halk­la iliş­ki­ler” adı altın­da kit­le hip­no­zuy­la zihin kont­ro­lü­nü sis­te­ma­ti­ze etme­si­nin de öncü­le­rin­den­dir. Bura­da önce­lik­li amaç bazı ürün­le­ri insan­la­rın ihti­ya­cı hali­ne getir­mek­ti, mese­la siga­ra gibi. Ama Ber­nays 1928 yılın­da yayım­la­nan Pro­pa­gan­da” isim­li kita­bın­da, pro­pa­gan­da hükü­me­tin görün­me­yen yürüt­me orga­nı­dır” demişti.

ÖNGÖ­RÜ­CÜ PROG­RAM­LA­MA: Öngö­rü­cü plan­la­ma­nın kök­le­ri aslın­da, o koca ekra­nın top­lu­mun nere­ye git­ti­ği­ne dair insa­na iyi bir fikir ver­di­ği ağır­lık­lı ola­rak eli­tist olan Holl­y­wo­od­’a daya­nı­yor. Sade­ce ihti­mal dışı ya da bilim kur­gu oldu­ğu­nu düşün­dü­ğü­nüz kitap­lar ve film­le­re şöy­le bir dönüp bakın ve son­ra da bugün­kü top­lu­ma bir bakın.

SPOR, SİY­AS­ET VE DİN: Bu üç alan­da da ana tema aynı­dır: böl ve fet­het. Kul­la­nı­lan tek­nik­ler olduk­ça basit­tir: İns­anl­ard­aki hayat­ta kal­mak için doğal ola­rak var olan kar­şı­sın­da­kiy­le işbir­li­ği yap­ma eği­li­mi­ne ket vur­mak ve onla­ra üstün gel­me ve kazan­ma­ya daya­lı takım­lar ya da grup­lar oluş­tur­ma­la­rı­nı öğretmek.

YİC­EKL­ER, SU VE HAVA: İçme suyun­da­ki flo­ri­din IQ’­yu düşür­dü­ğü bilim­sel ola­rak kanıt­lan­dı. Aspar­tam ve Mono Sod­yum Glu­ta­mat (MSG)’taki beyin hüc­re­le­ri öle­ne kadar onla­rı uya­ran eks­tok­sin­ler… Bu sağ­lı­ğa zarar­lı mad­de­le­ri içe­ren fast food türü gıda­la­ra insan­la­rın eri­şi­mi artık kolay­laş­tı­ğı için, bu gıda­lar aktif bir yaşam tar­zı sür­mek için her­han­gi bir moti­vas­yo­nu olma­yan ve dik­kat eksik­li­ği yaşa­yan bir top­lum mey­da­na getirdi.

UYUŞ­TU­RU­CU­LAR, İLAÇL­AR: İll­eg­al uyuş­tu­ru­cu­lar zaten bey­ni kör edi­yor, bun­lar bir tara­fa; modern zihin kont­rol yön­tem­le­ri­nin önem­li bir kolu da psi­ki­yat­ri üze­rin­den çalı­şı­yor. Batı­dan sor­gu­lan­ma­dan ithal edi­len psi­ki­yat­ri yak­la­şım­la­rı tüm insan­la­rı, potan­si­yel­le­ri­ne göre değil, has­ta­lık­la­rı­na göre tanım­la­ma­yı ve doğ­ru-yan­lış has­ta­lık­lar­la eti­ket­le­me­yi hedef­ler. Nere­dey­se her­ke­sin bir çeşit rahat­sız­lı­ğı var, ve ner­dey­se her­ke­se veri­lecek bir ilaç var, özel­lik­le de her­han­gi bir oto­ri­te­yi sor­gu­la­yan kişilerin.

ASKE­Rİ DÜZEN: Aske­ri­ye­nin zihin kont­ro­lü­nün test ala­nı ola­rak uzun bir geç­mi­şi var. Bel­ki de asker­ler zih­ni en kolay şek­le gire­bi­len ve etki­ye açık olan kişi­ler çün­kü bu kişi­ler bel­li bir hiye­rar­şi ve kont­rol için­de hare­ket edi­yor­lar ve ken­di­le­ri­ne bir görev veril­di­ğin­de onu hiç sor­gu­la­ma­dan, tam bir ita­at duy­gu­su için­de yeri­ne getir­me­le­ri gere­ki­yor. Oto­ri­te altın­da­ki her kişi emre koşul­suz ita­at eder. Yani sor­gu­la­ma­dan direkt kabul eder, tam bir hip­noz hali­dir aslın­da bu.

ELEKT­RO­MAN­YE­TİK SPEKT­RUM: Saat­ler­ce elekt­ro­nik cihaz­lar­dan yayı­lan elekt­ro­man­ye­tik dal­ga­la­ra maruz kalan­la­rın zihin­sel işle­yi­şi haya­tın akı­şı için­den çıkıp sanal bir zemi­ne otu­ru­yor, künt­le­şen zom­bi beyin­le­re dönü­şü­yor uzun­ca süre­ler elekt­ro­nik şid­de­te maruz kalan­lar. Gün­lük hayat­ta­ki bu duru­mun dışın­da; neler ola­bi­le­ce­ği­nin dolay­lı bir işa­re­ti ola­rak, bir araş­tır­ma­cı, bey­ne bağ­la­dı­ğı kab­lo­lar­la bey­nin elekt­ro­man­ye­tik ala­nı­nı değiş­ti­re­rek beyin­de bazı görün­tü­le­rin can­lan­ma­sı­nı sağ­la­ya­bi­li­yor. İçinde yaşa­dı­ğı­mız modern dün­ya­da zih­ne sira­yet eden bir­çok yön­te­me ek ola­rak, cihaz­lar üze­rin­den zihin-değiş­ti­ri­ci dal­ga­lar­la da kuşa­tıl­mış durum­da­yız. Mese­la baz istas­yon­la­rı gele­cek­te insan­la­rın zihin­le­ri­ne direkt etki etmek ama­cıy­la da kullanılabilir.

TELE­Vİ­ZY­ON VE BİLG­İS­A­YAR: Kit­le hip­no­zu­nun en önem­li araç­la­rın­dan­dır. TV öyle bir şey ki sizi ger­çek mana­da uyu­tu­yor ve böy­le­lik­le psi­ko-sos­yal bir silah hali­ne geli­yor. Evet tele­viz­yon psi­ko-sos­yal bir silah­tır ve prog­ram­la­rı oluş­tu­ran­la­ra hiz­met eder. Bil­gi­sa­yar­la­rın video oyun­la­rı ve sos­yal ağlar yoluy­la insan bey­ni­ni sürek­li bil­gi bom­bar­dı­ma­nı­na tut­ma­sı kişi­ler­de bir nevi dik­kat eksik­li­ği ve hipe­rak­ti­vi­te bozuk­lu­ğu­na sebep olu­yor. Video oyun­la­rı üze­ri­ne yapı­lan bir araş­tır­ma uzun saat­ler bu oyun­la­rı oyna­ma­nın bey­ne giden kan akı­şı­nı azalt­tı­ğı ve duy­gu­sal kont­ro­lü zor hale getir­di­ği­ni gös­te­ri­yor. Daha­sı, ger­çek hayat­ta­ki sava­şa ben­ze­yen oyun­lar ya da polis­lik oyun­la­rı kişi­nin ger­çek­lik­le bağı­nın kop­ma­sı­na sebep oluyor.

NANO­BOT­LAR: Bilim kur­gu film­le­rin­de­ki nano­bot­lar yol­da. Bey­ne direkt müda­ha­le­yi amaç­la­yan bu sis­tem­ler, zaten noro­mü­hen­dis­lik adı altın­da pazar­la­nı­yor. Bu yol­la direkt beyin kont­ro­lü biraz kar­ma­şık ve henüz kanıt­lan­ma­mış olsa da bu bir kere başa­rıl­dı­ğın­da, mese­la mut­suz bir insa­nı bir düğ­me­ye basa­rak anın­da mut­lu etmek müm­kün ola­cak. Nano­bot­lar bu süre­ci beyin­de­ki mole­kül­le­ri tek tek sara­rak oto­ma­tik bir düz­le­me taşı­yor­lar. Daha da kötü­sü, bu minik akıl­lı robot­lar ken­di ken­di­le­ri­ni kop­ya­la­ya­bi­li­yor. İns­an sor­ma­dan ede­mi­yor bu cin bir kez lam­ba­dan çık­tı­ğın­da tek­rar ora­ya nasıl kona­bi­lecek? Nano­bot­la­rın muh­te­mel kul­la­nı­ma gir­me tari­hi, 2020’nin ilk yıl­la­rı ola­rak öngörülüyor.

İlgili Haberler

Leave a Comment