NİSAN 2016
Son yıllarda bir kesim tarafından dillere pelesenk yapılan “feraset” kelimesinin anlamı nedir?
Kaynaklara göre özetle “feraset”, “zihin uyanıklığı, bir şeyi çabukça anlayış kabiliyeti, bir insanın ahlakını, kabiliyetini yüzünden anlamak melekesi” demek.
Hocaların hocası, bilgisi tartışılamayacak bilim adamı, dünyanın önünde eğildiği Prof. Dr. Halil İnalcık’ın “master” ve “doktora” tezi danışmanlığını yaptığı Sabahattin Zaim Üniversitesi eski rektör yardımcısı Prof. Dr. Bülent Arı, bir TV söyleşisinde neler diyor?
21 Mart 2016 günü yayımlanan Prof. Dr. Bülent Arı’nın sözlerinden bir kısmı:
“Ben daha çok cahil ve okumamış, tahsilsiz kesimin ferasetine güveniyorum bu ülkede. Ülkeyi ayakta tutacak olanlar okumamış hatta ilkokul bile okumamış, üniversite okumamış cahil halkın ferasetine ben güveniyorum. Bizde de şimdi okuma oranı arttıkça beni afakanlar basıyor. Ülkeyi ayakta tutacak olanlar okumamış cahil halk. Türkiye’nin okumuş kesimi profesörden başlayarak geriye doğru en tehlikeli olanlar üniversite mezunları. Olayları en rahat okuyanlar ilkokul mezunları. Üniversite ve sonrası çok vahim. Çünkü zihinleri bulanık. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlar Osmanlı Aydınlanması’nın mezunlarıdır. Biz de de şimdi okuma oranı arttıkça beni afakanlar basıyor. Ben açıkçası korkuyorum.”
Düşünün bu lafları söyleyen kişi, bir profesör!..
Yani kendi eğitimine “ters düşen” bir insan (!)…
Bu kişi acaba mesleği gereği kendisinin de “açıkcası korkuyorum” dediği gençleri “zihinleri bulanık” insanlar olarak mı yetiştiriyordu bugüne kadar?..
Akıl kilitlenmesinin ne kadar “tehlikeli” olduğunu anlamak için bir profesörün yukarıdaki sözlerini birkaç defa okuyun lütfen…
“Bizde okuma oranları arttıkça beni afakanlar basıyor!”
“Ülkeyi ayakta tutacak olanlar okumamış cahil halk!”
Düşünün aşağıdaki cümlesiyle kensini de “tehlikeli olanlar” sınıfına koyuyor:
“Türkiye’nin okumuş kesimi profesörden başlayarak geriye doğru en tehlikeli olanlar üniversite mezunları!”
Kur’an‑ı Kerim’in ilk emri “oku”yu bile bilmeyen, ama kendisini “Müslüman” olarak değerlendiren koca bir pro…fe…sör!..
Ülkemizin, hem de bir dönemler önemli mevkilerde bulunmuş bir profesörü bu lafları söylüyorsa, vay geldiğimiz noktaya…
***
Osmanlı dönemi Maarif Nazırlarından (Milli Eğitim Bakanlarından) biri (Emrullah Bey ya da Zühtü Paşa) ne demişti: “Ah şu okullar olmasa, ben bu bakanlığı çok güzel idare ederdim!”
İşte size Osmanlı döneminden günümüze kadar, yönetici olmuş bir kısım “zihinleri bulanık” insanlarımız…
Aşağıdaki linkten inanılacak gibi değil ama, hocaların hocası muhterem Prof. Dr. Halil İnalcık hocamızın tez danışmanı olduğu Prof. Dr. Bülent Arı’nın sözlerini dinleyin ve ülkemizin bugünkü durumunu anlayın!
“https://www.youtube.com/watch?v=rpo9uv-QNbQ”
———————————
Kendi sitesinden Prof. Dr. Bülent Arı kimdir?
“http://www.bulentari.com.tr/indexTr/cv.asp”