15 Nisan Akromegali Günü dolayısıyla yapılan basın toplantısında uzmanlar hastalığın görülme sıklığının giderek yükseldiğine dikkat çekti.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Ünitesi’nden Prof. Dr. Tomris Erbaş ve Doç. Dr. Selçuk Dağdelen, İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Sema Yarman, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. İbrahim Ziyal, Akromegali İle Yaşam Derneği Başkanı ve akromegali hastası Dr. Mehmet Özden ile Genel Sekreter Hasan Ayhan’ın katıldığı toplantıda genetik araştırmalar yaygınlaştıkça hastalığa neden olan yeni gen mutasyonlarına rastlandığı belirtildi. Uzmanlar, özellikle Türkiye’de aile evlilikleri sebebiyle kalıtsal akromegalinin diğer ülkelere göre daha yaygın olabileceğini söyledi. Dünyadaki araştırmalar göre ailesel akromegali, tüm vakaların yüzde 5’ini oluşturuyor. Prof. Dr. Yarman, bu oranın ülkede daha yaygın olabileceğinden şüphelendiklerini ve en kısa zamanda ülkede konuyla ilgili bilimsel araştırmalar yapılması gerektiğini vurguladı.
Doç. Dr. Selçuk Dağdelen ise fiziksel görünümleri nedeniyle hastaların tarih boyunca sirklerde gösteri yapmaya zorlandığını belirtti ve ekledi: “Bu çok hassas bir nokta. Biz de hastalığa dikkat çekerken, hastalarımızın gösteri unsuru olarak kullanılmamasına ve teşhir edilmemesine özen göstermeliyiz.”
Toplumun akromegaliden haberdar olmadığını söyleyen Prof. Dr. Tomris Erbaş ise bu nedenle ülkede bilinen hasta sayısının, öngörülen mevcut vaka sayısının yarısından bile az olduğunu belirtti. Fiziksel değişiklikler yanında erken tanı konmadığı taktirde hastalığın kalp rahatsızlıkları, diyabet ve kanser gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını vurgulayan Prof. Dr. Erbaş sözlerine şöyle devam etti: “Başta aile hekimleri ve diş hekimleri olmak üzere tüm uzmanlar, hastalarını bir de akromegali açısından değerlendirirse erken tanı şansımız da artar. Aslında tanının netleşmesi çok kolay. Sadece büyüme hormonu ve başka bir hormon testi ile hipofiz MR’ı sonucu akromegali tanısı kesinleşebilir.”
Hastaların çoğunun kendilerine tanıdan sonra ulaştığını belirten Prof. Dr. İbrahim Ziyal de erken tanıda hipofiz bezindeki tümörün boyutunun da küçük olduğunu ve burundan yapılacak bir operasyonla çıkartılabildiğini anlattı. “Tümörün boyutu büyüyünce cerrahi operasyon da kafatası kemiği kaldırılarak yapılıyor.”