EDİTÖR / EYLÜL 2016 15Temmuz’dan büyük dersler çıkarırken, yargının gereğini yapacağına inanıyoruz, inanmak istiyoruz… Elbette gerçek suçlularla diğerlerini ayırt edilerek… Buna da halk dilinde, “kurunun arasında yaş yanmasın” deniyor! *** Şimdi gelelim dergimizin önümüzdeki sayısında (Ekim 2016) yer alacak önemli bir habere. “İTÜ’den biyolojik ilaç atağı” başlığıyla yer alacak haberimizi mutlaka okuyun. Uzun zamandır böyle bir haber görmemiştik. Doç. Dr. Gizem Dinler Doğanay’ın yönetiminde ilerleyen proje için kendisi bakın ne diyor: “Yüksek bütçeler gerektiren projeler bunlar. Üniversitemizdeki öğrenci profilimiz ve sahip olduğumuz alt yapımız, hedeflerimize ulaşmada büyük bir avantaj sağlıyor… Beyin göçünün…
Daha FazlaKategori: Editör
“Hatayı katipte değil, kendi dikkatinde ara”
EDİTÖR / AĞUSTOS 2016 Temmuz ayının son günlerinde, Türkiye çok değerli bir profesörünü kaybetti: Halil İnalcık… 1940’dan beri aktif olan hocaların hocası Halil İnalcık’ın hayatına sığdırdığı eserlerin her biri çok dikkatli incelendiğinde olağanüstü olduğu anlaşılmaktadır. Bir gün Prof. Dr. İlber Ortaylı bir tarihi belge hakkında “Bu ibare katip hatası olabilir mi?” diye İnalcık’a sorduğunda, “Hatayı katipte değil, kendi dikkatinde ara” diye cevap almış… Bu kadar ince ve hassas bakış açısı olan birinin de zaten “oryantalistler dünyası”nın sayılı hocalarından olmasına şaşırmamak lazım. Osmanlı İmparatorluğu’nu sosyal ve ekonomik açıdan analiz eden İnalcık, Osmanlı İmparatorluğu hakkında…
Daha FazlaÖze dönmenin zamanı geçiyor mu?
EDİTÖR / TEMMUZ 2016 Ne yediğimizi, ne içtiğimizi tam bilmiyoruz… Bizi GDO’lu ürünlerle sözde besliyorlar… Tohum üretimimiz sıfır… Dergimizin iç sayfalarında “GDO’lu gıdalar antibiyotik direncine neden oluyor!” başlıklı haberi okumanızı salık veririm. Berkeley Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ignacio Chapela’nın görüşüne göre, Türkiye’de buğday üretimi tehlikede… İşin özeti eğer kendi buğdayımız için tohum üretemezsek, bize dünya buğday da vermezse, aç kalmakla karşı karşıyayız… İlginç bulduğum bir başka araştırma dikkatimi çekti. İnsanlar arası üreme “yok” olma noktasına hızla gidiyor. Nasıl mı? Erkeklerde sperm üretimi yarı yarıya düşmüş. Bu nedenle “gebelik” için şart olan kaliteli sperm sayısı…
Daha Fazla“Bilim” mi, “Siyaset” mi?
EDİTÖR / HAZİRAN 2016 Nobel’li bilim adamımız Prof. Dr. Aziz SANCAR’ın Türkiye’de verdiği konferanslar yüksek tempoda devam ediyor… Sancar hocayı “siyaset”e alet etmeye çalıştıklarını gözlemliyorum… Örneğin, Yeditepe Üniversitesi’nde Sancar hocanın verdiği konferans öncesinde siyesetçi Bedrettin Dalan’ın yaptığı konuşma, “vıcık vıcık” siyaset içerikliydi. Böyle bir konuşma sonrasında bilim adamı Sancar hocanın konuşması beni biraz düşündürdü. Nedeni çok açık: Sancar hoca “siyaset”e çekilmemeli… O işini yapmalı… O bilimi ile önce ülkemize sonra dünyamıza ışık tutmalı… Bence, Sancar hocayı “siyaset” kokan yerlerden uzak tutmalıyız… O’nu “bilim adamlığı”yla başbaşa bırakmalıyız… İster istemez akla şu soru…
Daha Fazlaisraf…
EDİTÖR / MAYIS 2016 Bu sayımızda önemli bir araştırmanın sonuçları yer alıyor. Mutlaka “dikkat”le okumanızı öneriyorum. “Aç nüfusu doyuracak gıdanın 4 katı israf ediliyor” başlığı ile okuyucularımıza sunulan yazıda, iklim değişikliğine dikkat çekiliyor ve “iklim değişikliğine en fazla etki eden faktör yüzde 31’le gıdalar” deniliyor. Diğer detayları dergimizden okuyacaksınız elbette… “İsraf”ın her alanda yapılmaması gereken bir olgu olduğunu unutmamak gerekir. En önemli “israf”sa, elbetteki zaman… Kısıtlı bir zaman dilimi için bu dünyaya geldiğimizi unutmayalım. Bu zaman diliminde şunu düşünelim: • Bu kürede yaşayan tüm varlıklar için ne yaptım? • Ömürümü faydalarla tamamlarken…
Daha Fazla2020 de olsa “umut” çok önemli, ama…
EDİTÖR / NİSAN 2016 İnsanlığın gözü aydın… Neden mi? 2020 yılına kadar bir çok kanser türüne iyi gelecek bine yakın ilaç çıkacakmış… “Nereden çıkardın?” demeyin… İstanbul’da geçen ay yapılan “Sağlıkta Gelecek” için sektör buluşmaları toplantısında Harvard Üniversitesi’nden öğretim üyesi Prof. Dr. Anita Wagner, kanserde tedaviye yönelik gelişmelerin baş döndürücü bir hızla uygulanmasının umut verici olduğunu söyledi. Sağlık ve ilaç sektöründe çok hızlı gelişmeler olduğunu belirten Wagner, “2020 yılı sonunda 943 yeni aktif etken maddenin pazara gireceği öngörülüyor. 2020 yılına kadar 225 yeni molekül ortaya çıkacak. Bu ilaçların büyük bölümü kanser tedavisine yönelik”…
Daha Fazla“Hoş geldin” Yavuz Dizdar…
EDİTÖR / MART 2016 Halkımızın sağlığı için elinden geldiği kadar TV’lere çıkarak insanlarımızı bilgilendiren Dr. Yavuz Dizdar, yazılarıyla siz okurlarımızla birlikte olacak. İlk yazısı bu sayımızda yer alan Dr. Yavuz Dizdar, uzun yıllar önce şirketimizin “Literatür” adlı dergisinin “editör”lüğünü de bir süre yapmıştı. Kendisini “bilim”e ve “araştırma”ya adayan Dr. Yavuz Dizdar’ın yazılarıyla derginiz “Literatür AKTÜEL” daha güçlü olacak. Sihirli camların ve yazılı basınımızın konuk etmek için yarıştığı yazarımız Dr. Yavuz Dizdar’ın bence tek hedefi var: Halkımızı bilgilendirmek, bilinçlendirmek ve sağlığını korumak… Sevgili hocamız Dizdar’a “hoş geldin” derken, okuyucularımızın “14 Mart Tıp Bayramı”nı…
Daha FazlaÖLÜM!..
EDİTÖR / ŞUBAT 2016 Önemli şahsiyetleri ya da yakınlarımızdan birini kaybettiğimizde “ölüm” gelir aklımıza… “Külli nefsin zâikatü’l‑mevt” ayeti bize, “Her nefis ölümü tadacaktır” diyerek “ölüm”ün kaçınılmaz bir son olduğunu hatırlatmaktadır. Din adamlarımıza göre bu ayetteki “nefis” kelimesi “ruh”u bu nedenle de “insan”ı ifade etmektedir. Ocak ayında önemli bir kişiyi kaybettik, Mustafa Vehbi Koç’u… Babası Rahmi Bey’den devraldığı bayrağı önemli noktalara taşıdı Mustafa Vehbi Koç… O’nun bir söyleşide söylediği, “Çok geç vakitlerde ancak akşam yemeğini yiyebiliyorum” cümlesi, çok önemli… Hayat, ömür “insan” denen varlığın, yani “fani”nin mutlaka düzenli, intizamlı yaşam tarzı ile…
Daha FazlaNe yapmalıyız?
EDİTÖR / OCAK 2016 Bir yılı daha geride bırakırken, 2016’nın güzel ve verimli geçmesi için ne yapmalıyız? Negatif düşünmekten vazgeçmeliyiz… Karamsar düşüncelerden arınmalıyız… Sakin olup, sinirlenmemeye çalışmalıyız… Sağlıklı yaşamak için çok dikkatli olmalıyız… Kötü fikirlere beynimizde yer açmamalıyız… Yardımlaşmayı ölçümüz el verdiğince yapmalıyız… Kültür sanat etkinliklerine önem vermeliyiz, takip etmeliyiz… Çok okumalıyız, okuduklarımızı beynimizde analiz etmeliyiz… Kalemimizi elimizden düşürmemeliyiz… Görülmesi gereken yerleri tüm düşüncelerden arınarak görmeliyiz… İnsanlarımıza “önyargı”lı yaklaşmamalıyız… Arkadaşlarımıza, akrabalarımıza, anne ve babamıza, eşimize, çocuklarımıza zaman ayırmalıyız… Dostukları olabildiğince iyi korumalıyız… Mutlaka güzel ortamlarda açık hava gezintileri yapmalıyız… Bunları, daha…
Daha Fazla“Oh be…” diyebilecek miyiz?
EDİTÖR/ARALIK 2015 1 Kasım seçimi sonucuna “kıvırtma”dan bakmak gerekir… 5 ay önce aldığı sonuçla “iktidar”ı kaybeden AKP, 1 Kasım’da rekor kırarak “tek başına, iş başına” yaptı… Ben bunun “tek başına”sını sorgulama hakkını kendimde görmüyorum. Ben bunun nasıl bir “iş başına”sını bekleyip görmek istiyorum. Seçim sonucu CHP, MHP, HDP ve hatta AKP’ye önemli dersler verdi… Neden mi? 7 Haziran’da “azınlık”a düşürdüğü AKP’yi bu halk, neden “zirve”ye taşıdı?.. Bunun bence tek bir yanıtı var: AKP dışındaki partilerde “ışık” görememesi… Şimdi, AKP’nin 1 Kasım’dan sonraki icraatları mercek altına yatırılacak… Bu halk, eğer ülkeyi “istikrar”…
Daha Fazla