
Nefes darlığı, hırıltı ve öksürük belirtileriyle ortaya çıkan astım hastalığı, düzenli takipler ve yaşam tarzı düzenlemeleri ile kontrol altına alınabiliyor. Ancak tedavi edilmeyen astım, benzer belirtiler gösteren ama çok daha tehlikeli bir solunum yolu hastalığı olan KOAH’a dönüşebiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Banu Altoparlak, KOAH hastalığı ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
ASTIMDA ATAK, KOAH’DA DEVAMLI ÖKSÜRÜK OLUR
Astım ve KOAH hastalıklarının belirtileri birbirine benzerlik gösterse de, aralarında önemli farklılıklar bulunmaktadır. Astım, çevredeki tetikleyici faktörler ve genetik yatkınlıklardan dolayı daha genç yaşlarda yaşanabilirken; KOAH genellikle uzun yıllar sigara içilmesine bağlı olarak belli bir yaştan sonra ortaya çıkmaktadır. Her iki hastalıkta hırıltılı solunum, öksürme, nefes darlığı, balgam, göğüste sıkışma hissi ve yorgunluk belirtileri görülürken astımda bu belirtiler ataklar şeklinde, KOAH’ta ise sürekli yaşanmaktadır. Belirtilerin birbirine benzerliği, teşhis ve tedavi bakımından önemlidir.
DOĞRU TEDAVİ İLE ASTIM TAMAMEN YENİLEBİLİR
Sigara dumanı, mevsimsel geçişlerde görülen alerjenler ve gribal enfeksiyonlar en sık rastlanan astım tetikleyicileridir. Hastaların tetikleyicilerden uzak durması ve yaşam tarzını buna göre belirlemesi astımın en önemli tedavi ayaklarından birisini oluşturmaktadır. İlaçları ve gerekli tedavilerini aksatmayan, yaşam tarzını astıma göre düzenleyen hastalar, hayatlarını hiçbir sıkıntı yaşamadan tamamen normal olarak sürdürebilmektedir. İş ve sosyal yaşantılarını sorunsuz yaşayan bu tür astım hastaları, spor ya da farklı aktivitelerde de bulunabilmektedir. Astım hastası olup ses sanatçısı veya maraton koşucusu olan bile bulunmaktadır.
TEDAVİ EDİLMEZSE GERİ DÖNÜŞÜ YOK
Astım tedavisine başlamadan önce gerekli olan solunum fonksiyon ve alerji testleriyle birlikte kan tetkikleri ve akciğer röntgeninin çekilmesi gerekmektedir. Yapılan tetkikler, hastanın hikayesiyle birleştirilip astımın hangi boyutlarda olduğu belirlenerek tedavi yöntemine karar verilir. Astım teşhisi alıp hiç tedavi görmeyen hastaların neredeyse tamamının rahatsızlıkları yıllar içinde ilerleyerek KOAH’a dönüşmektedir. Bunun tam tersi olarak da astım teşhisi alan ve gerekli tedaviyi gören hemen hiçbir hasta KOAH olmadan hayatını normal insanlar gibi sürdürebilmektedir.
BİLİNÇSİZ BİTKİSEL TEDAVİLER TEHLİKELİ
Astımla yaşamak mümkünken, hastalığın tamamen iyileştirilemeyeceği unutulmamalıdır. Tedavilerin yarım bırakılması veya tetikleyici etkenlere maruz kalınması astım ataklarının tekrar yaşanmasına neden olabilmektedir. Bilimsel yönden etkileri ispatlanmayan bitkisel ya da farklı tedavi yöntemlerine başvurmak, astımın etkilerini azaltmak yerine çok daha ciddi sonuçlara neden olabilmektedir.