İSTANBUL Doğum Akademisi’yle doğuma hazırlanan gebeler kendi doğum süreçlerini farkederek yaşayacak ve doğum şekillerine karar verebilecekler. Akademi aynı zamanda Türkiye’de ilk kez uygulanan doktor-psikolog ve ebeden oluşan doğum ekibi modeliyle hizmet sunacak. Türkiye’de ilk olan bu hizmet modeliyle bir gebe hamileliği ve doğumu boyunca sadece hekiminden değil psikoloğu ve ebesinden de destek alabilecek.
Sezaryen mi normal doğum mu? tartışmalarının gündemde olduğu şu günlerde İstanbul Doğum Akademisi’nin kurucularından Op. Dr. Hakan Çoker normal doğumlarda salgılanan oksitosin diğer adıyla sevgi hormonunun öneminden söz etti. Oksitosinin sadece normal doğumda salgılanan ve doğumun kolay geçmesini, anne ile bebek arasında kurulan bağın temelini atan, bebeğin bir sevgi denizi içine doğmasını sağlayan hormon olduğunu söyleyen Dr. Çoker, “Bu hormon ayrıca ıkınma ile sütü meme ucuna iterek doğum sonrasında sütün hemen gelmesini sağlar. Oksitosin sadece doğum sırasında salgılanır. Öte yandan endorfin dediğimiz hormon ise doğum sırasında salgılanarak doğal anestezi etkisi yaratır ve kadının doğum dalgalarını (ağrı) azaltır. Böylece ağrıyı azaltmak hiçbir dış müdehaleye gerek kalmaz. Biz bebeklerin mümkün olduğunca ilaçsız doğal doğumlar sonrasında sevgi ortamlarında dünyaya gelmelerini sağlamak istiyoruz”dedi.
Uzm. Psikolog Neşe Karabekir, geçmişten gelen tüm doğum tecrübelerinin doğumu etkilediğini söyleyerek, “Kadının sağlıklı bir şekilde anneliğe geçişi için, bu negatif bilinçaltı izlerinin yüzeyde çıkarılması ve gerekirse temizlenmesi gerekir” dedi.