KANSER / MART 2016
Akciğer kanseri tüm dünyada en sık görülen ve kansere bağlı ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alan kanser türüdür. Akciğer kanseri ülkemizde de en sık görülen ve ölüme neden olan kanserler arasındadır. Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanlığı’nın 2012 yılı verilerine göre erkeklerde en sık; kadınlarda ise beşinci sıklıkta görülen kanser türüdür ve her yıl yaklaşık 30,000 yeni akciğer kanseri tanısı konduğu tahmin edilmektedir. Erkeklerde tüm kanserlerin %21.8’ini, kadınlarda ise %4.9’unu oluşturmaktadır. Türkiye’de akciğer kanserine bağlı mortalite verileri değerlendirildiğinde, kanser, kardiyovasküler sistem hastalıklarının ardından en sık ikinci ölüm nedenini oluşturmaktadır.

Küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) tedavisi hastalığın evresine göre değişim göstermektedir. Evre I ve Evre II’de ana tedavi yöntemi cerrahidir. Bu evrede cerrahiye uygun bulunmayan hastalar radyoterapi ile tedavi edilmektedir. Lokal ileri evre olarak adlandırılan Evre III hastalıkta ise, ana tedavi yöntemi eşzamanlı kemoradyoterapi verilmesidir. Seçilmiş Evre III hastalarda tedaviye cerrahi eklenebilir. Evre IV hastalıkta ana tedavi yöntemi sistemik tedavidir ve tedavi seçimi histolojik alt tip ve tümörde saptanan mutasyonlara göre kişiselleştirilir. Seçilmiş Evre IV vakalarda sistemik tedavi ile birlikte gerektiğinde palyatif amaçlı da olsa radyoterapi ya da cerrahi tedavi uygulanabilir.
İNCELEMEYE YETECEK KADAR DOKU ALINMALI
İleri evre KHDAK’li hastaların tedavisinde ise temel amaç sağkalımı uzatmak ve hayat kalitesini artırmaktır. İleri evre KHDAK’nde başlangıç tedavi seçeneğini etkileyen başlıca faktörler; hastaların genel durumu ve performansı, eşlik eden hastalıkları, hastalığın lokalizasyonu, yaygınlığı, metastaza ait semptomların varlığı, skuamöz veya non-skuamöz histoloji, hedeflenebilir mutasyonunun varlığıdır (EGFR, ALK, ROS1 vs.). “Kişiye özel tedavi” yapılabilmesinin önündeki en önemli engel yeterli kalitede doku örneği alınmamasıdır. Tedavi öncesinde immünohistokimya ve moleküler incelemelere yetecek kadar doku alınmalıdır.
Yeni bir tedavi modalitesi olan ve immün sistemin tümöre karşı olan toleransını önleyen İmmüno-Onkolojik Tedavi Yaklaşımları da umut vaad etmektedir.
Küçük hücreli akciğer kanseri genellikle metastatik hastalık olarak tanı almaktadır. Çok erken evre hastalık ve tanı dışında, KHDAK tedavisinden farklı olarak, tedavide cerrahinin yeri yoktur. Ana tedavi yöntemi Evre I‑III hastalıkta kemoterapi ve radyoterapidir; Evre IV’te ise sistemik kemoterapi ve gerektiğinde radyoterapidir.
Akciğer kanserinin dünyada ve ülkemizdeki mevcut durumunu gözden geçirerek korunma, erken tanı ve etkili tedavi için yapılabilecekleri belirlemek amacıyla konuyla ilgili sivil toplum kuruluşlarının işbirliği ile Akciğer Kanseri Yol Haritası hazırlandı. Bu yol haritasında yer alan tespit ve önerilerin akciğer kanserine karşı yürütülen mücadeleye bir katkı sağlaması amaçlanıyor.
ÖNERİLER
Akciğer Kanserinin Dünyada ve Türkiye’deki Durumu
1. Türkiye’de bölgesel yapılmış çalışmalara ek olarak, Türkiye genelini kapsayacak geniş ölçekli moleküler epidemiyolojik çalışmaların yapılması.
2. Akciğer kanserinin sosyal yükü ve hastaya bakanların (caregiver) sosyal yükü ile ilgili çalışmalar planlanmalı ve bu konudaki maliyetlerin hesaplanarak yayınlanması.
3. Akciğer kanseri ve alt tiplerine ilişkin SGK hastalık ve maliyet rakamlarının, akademik çalışmalar için kullanıma açılması.
Akciğer Kanseri Etiyolojisi ve Risk Faktörleri
4. Tütün ve tütün ürünleri ile mücadele yıllar içerisinde etkisini göstermeye başlamıştır. Tütün ve tütün ürünleri ile mücadelenin devam ettirilmesi, toplum ve sağlık çalışanlarının farkındalığının artırılması.
5. Tütün ve tütün ürünleri ile mücadele psikolojik danışmanlık hizmeti ile de desteklenmesi.
6. Etkili ve toplumda davranış değişikliği sağlayacak kamu spotlarının kullanımına devam edilmesi.
Akciğer Kanseri için Tarama Programları
7. Türkiye’de Akciğer kanseri konusunda yüksek risk grubunun tanımlanması,
8. Yüksek risk grubu için tarama programı başlatılması konusunda ilgili uzmanlık dernekleri ve kamu kurumları arasında mutabakat sağlanması.
Akciğer Kanserinde Tanı
9. Multidisipliner yaklaşımın öneminin ilgili bütün kongre, çalıştay ve toplantılarda ifade edilmesi.
10. Multidisipliner yaklaşımın ülke geneline yaygınlaştırılması için ilgili uzmanlık dernekleri ve Sağlık Bakanlığı arasında mutabakat sağlanması.
11. Tanı araçlarının ülke genelinde daha homojen olarak mevcudiyetinin ve kullanımının sağlanması konusunda ilgili uzmanlık derneklerince kamu kurumlarına müracatlar yapılması.
Akciğer Kanserinde Tedavi Yaklaşımları
12. Ülkemizde de Akciğer kanseri tedavisinde uluslararası kılavuzlara uyumun sağlanması.
13. Dünyada ruhsatlı yeni tedavi seçeneklerinin hastalarımız kullanımına daha hızlı sürülebilmesi için SGK ve Sağlık Bakanlığı tarafından erken erişimin sağlanması.
14. Tedavi öncesinde immünohistokimya ve moleküler analizlere yetecek kadar doku alınmasının sağlanması.
15. Tedavinin son döneminde hem hastalar hem de hasta yakınlarının yaşam kalitesinde artış sağlanması için Palyatif bakım birimlerinin yaygınlaştırılması.
Akciğer Kanserinden Korunma Amacıyla Farkındalığın Artırılması
16. Akciğer Kanseri İşbirliği Platformu, benzeri platformlar ve ilgili uzmanlık derneklerince tüm paydaşlara yönelik Farkındalık Kampanyalarının uygulanması.
17. Özellikle sağlık personeli ve birinci basamak sağlık hizmeti uygulayıcılarına yönelik Farkındalık Çalışmaları yapılması, bu basamağın eğitici materyaller ile desteklenmesi.
18. Göğüs hastalıkları uzmanları ve onkologların dışında diğer branş hekimlerinin de konuya ilgisinin artırılması.
Klinik Çalışmalar ve İlaca Erken Erişim Programları
19. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun katkıları ile onkolojik alanda özellikle akciğer kanseri alanında yeni ilaçların erken erişim programlarına dahil olması sayesinde hastalar yeni tedavilere daha erken dönemde erişebilecek ayrıca hekimlerin ilaçları erken dönemde kullanmalarına olanak sağlanabilecektir.
20. Akciğer kanseri ile ilgili yapılan klinik çalışmaların onay süreçlerinin, hem etik kurul hem de Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu düzeyinde önceliklendirilmesi.