10 kişiden biri Hepatit B ve C olduğunu biliyor

Prof. Dr. Saba­hat­tin Kaymakoğlu

Türk Kara­ci­ğer Araş­tır­ma­la­rı Der­ne­ği adı­na açık­la­ma yapan Der­nek Baş­ka­nı Prof. Dr. Saba­hat­tin Kay­ma­koğ­lu, Türkiye’de viral hepa­tit­le­rin (hepa­tit A, B, C, D ve E) kara­ci­ğer has­ta­lık­la­rın­da en önde gelen sebep­le­ri ara­sın­da yer aldı­ğı­nı vur­gu­la­dı Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, ülke­miz­de Hepa­tit B ve C virü­sü taşı­yan­la­rın ancak yüz­de 11’inin virüs ile infek­te oldu­ğun­dan haber­dar oldu­ğu­na dik­kat çek­ti. Hepa­tit B, C ve D’nin kro­nik kara­ci­ğer has­ta­lık­la­rı­na yol açma­la­rı nede­niy­le, top­lum sağ­lı­ğı­nı sürek­li teh­dit etti­ği­ni işa­ret eden Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, Ülke­miz­de Hepa­tit B ve C virü­sü taşı­yan­la­rın ancak yüz­de 11’i virüs ile infek­te oldu­ğun­dan haber­dar­dır. Kara­ci­ğer has­ta­sı oldu­ğu­nu bil­me­yen bu kişi­ler­de­ki ses­siz ve sin­si seyir, iler­de daha cid­di bir kara­ci­ğer has­ta­lı­ğı geli­şin­ce ancak prob­le­min far­ke­di­le­bil­me­si sonu­cu­nu doğur­mak­ta­dır. Aşı­la­ma ile Hepa­tit A ve B’ye kar­şı en etki­li korun­ma sağ­lan­mış olur. Halen HBV, HDV ve HCV ile infek­te vaka­la­rın tanın­ma­sı, hem erken dönem­de bun­la­rın teda­vi­le­ri­nin yapı­la­bil­me­si hem de etraf­la­rı için bulaş kay­na­ğı olma­la­rı­nın önlen­me­si­ni sağ­la­ya­cak­tır” dedi.

TÜRKİYE’DE 3 MİLY­ON HEPA­TİT B’Lİ VAR

Dün­ya­da 240 mil­yon kişi­nin Hepa­tit B Virüsü(HBV) infek­si­yo­nu taşı­dı­ğın altı­nı çizen Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, 2 mil­yar kişi­nin ise haya­tı­nın bir nok­ta­sın­da virü­se maruz kal­dı­ğı­nı belirt­ti. Dün­ya­da her yıl 780 bin kişi­nin HBV’ye (kara­ci­ğer ilti­hap­lan­ma­sı­na neden olan virüs) bağ­lı komp­li­kas­yon­lar haya­tı­nı kay­bet­ti­ği­ni açık­la­yan Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, “ Türkiye’de yak­la­şık 3 mil­yon kişi HBV taşı­yı­cı­sı­dır, yani HBV ile infek­te­dir. HBV ile tanı­şan­la­rın sayı­sı ise 24 mil­yon­dur. Türk Kara­ci­ğer Araş­tır­ma­la­rı Derneği’nin 2009’da ger­çek­leş­tir­di­ği epi­de­mi­yo­lo­jik çalış­ma­ya göre HBV taşı­dı­ğı­nı bilen­le­rin ora­nı 3 mil­yon kişi­nin sade­ce yüz­de 11’idir. Bu bilin­me­me’ soru­nu çözül­me­si gere­ken asıl prob­lem­dir. Çün­kü ülke­miz­de­ki kro­nik kara­ci­ğer has­ta­lık­la­rı­nın yak­la­şık yüz­de 40- 45’inde, HBV tek başı­na sorum­lu­dur. Buna HBV ile infek­te kişi­ler­de görü­le­bi­len Hepa­tit Del­ta Virüsu’nu da ekler­sek oran yüz­de 50’lere ulaş­mak­ta­dır” diye konuş­tu. HBV’nin kan yoluy­la, cin­sel iliş­kiy­le ve anne­den bebe­ği­ne doğum sıra­sın­da bula­şa­bil­di­ği­ni belir­ten Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, Ülke­miz­de en yay­gın bulaş­ma yol­la­rı anne­den bebe­ği­ne doğum sıra­sın­da, anne-baba ve çocuk­lar hep bir­lik­te aynı çatı altın­da yaşar­ken kan­la bulaş­ma ris­ki taşı­yan eşya­la­rın (tıraş bıça­ğı, diş fır­ça­sı, hav­lu vb.) ortak kul­la­nı­mı ve ilko­kul çağın­da çocuk­la­rın yara­lan­ma­lar sıra­sın­da kan­la­rı­nın tema­sı ile olur. Virüs­ler ara­sın­da bulaş­ma ris­ki en faz­la olan HBV’dir” diye konuştu.

EN ETKİN KORUN­MA YÖN­TE­Mİ AŞILAMA

HBV’ye kar­şı en etki­li korun­ma yön­te­mi­nin aşı­la­ma oldu­ğu­na vur­gu yapan Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, Aşı sade­ce daha önce virü­se maruz kal­ma­mış birey­le­re yapı­lır. Türkiye’de 1998 yılın­dan iti­ba­ren HBV aşı­sı her yeni doğan bebe­ğe yapı­la­cak zorun­lu aşı­lar ara­sın­da­dır. Anne-baba­la­rın çocuk­la­rı­nın gele­cek­te­ki sağ­lı­ğı için bu aşı­la­ma prog­ram­la­rı­na titiz­lik­le uyma­la­rı gerek­mek­te­dir. Geç­miş­te HBV bulaş­mış ve halen HBV’yi taşı­yan kişi­ler hem ken­di­le­ri has­ta­lık yönün­den teh­dit altın­da­dır, hem de etraf­la­rı için bulaş kay­na­ğı­dır­lar ve top­lum­da HBV’nin yayıl­ma­sı­na ara­cı­lık etmek­te­dir­ler. Bun­lar tara­ma­lar­la orta­ya çıka­rıl­ma­lı­dır” öne­ri­sin­de bulundu.

HEPA­TİT B İÇİN KİML­ER TARANMALI?

Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, Hepa­tit B Virü­su için taran­ma­sı gere­ken kişi­le­ri ise şöy­le sıra­la­dı: Hemo­di­ya­liz has­ta­la­rı, solid organ ve kemik ili­ği nak­li aday­la­rı ve alı­cı­la­rı, sık kan ve kan ürü­nü kul­lan­mak zorun­da kalan kişi­ler, uyuş­tu­ru­cu mad­de bağım­lı­la­rı, çok sayı­da cin­sel eşi olan ve para kar­şı­lı­ğı cin­sel iliş­ki­de bulu­nan kişi­ler, eşcinsel/biseksüel erkek­ler, Hepa­tit B dışın­da kro­nik kara­ci­ğer has­ta­lı­ğı olan kişi­ler, ceza­ev­le­rin­de ve ısla­hev­le­rin­de bulu­nan hüküm­lü­ler ve çalı­şan­lar, ber­ber­ler-kuaför­ler, mani­kür- pedi­kür­cü­ler, pier­cing, kalı­cı döv­me yap­tır­ma­yı plan­la­yan kişi­ler, zihin­sel engel­li bakı­mev­le­rin­de bulu­nan kişi­ler, yetiş­tir­me yurt­la­rın­da bulu­nan kişi­ler, güven­lik per­so­ne­li, kaza­lar­da ve afet­ler­de ilk yar­dım uygu­la­yan kişi­ler, gebe­ler, kro­nik kara­ci­ğer has­ta­lı­ğı olan­lar tran­sa­mi­naz yük­sek­li­ği olan­lar, kan­ser kemo­te­ra­pi­si veya immü­no­sup­res­yon uygu­la­nan veya uygu­la­na­cak kişi­ler, kan, plaz­ma, sperm, organ ve doku veri­ci­le­ri akut hepa­tit geçir­mek­te olan­lar.” Hepa­tit B virü­sü­nün kara­ci­ğer has­ta­lı­ğı­na yol açtı­ğı zaman teda­vi­si­ne baş­lan­dı­ğı­nı akta­ran Prof.Dr. Kay­ma­koğ­lu, teda­vi­de en sık ağız yoluy­la alı­nan anti­vi­ral ilaç­lar, sey­rek ola­rak da inter­fe­ron iğne­si olmak üze­re virü­sün üre­me­si­ni dur­du­ran ajan­la­rın kul­la­nıl­dı­ğı­nı kaydetti.

HEPA­TİT C OLAN 400 BİN KİŞİ DURU­MUN­DAN HABERSİZ

Hepa­tit C virü­sü (HCV) hak­kın­da da bil­gi­ler veren Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, Kro­nik C hepa­ti­ti, kara­ci­ğer siro­zu ve kara­ci­ğer kan­se­ri yapan bir virüs­tür. Dün­ya­da­ki total sık­lı­ğı yüz­de 1.6’dır, yak­la­şık 150180 mil­yon HCV ile infek­te kişi var­dır. Ülke­miz HBV’nin orta dere­ce­de sık görül­dü­ğü bir ülke olma­sı­na rağ­men, HCV yönün­den biraz daha şans­lı­dır. Halen ülke­miz­de aktif HCV infek­si­yon­lu has­ta sayı­sı­nın 500 bin civa­rın­da oldu­ğu tah­min edil­mek­te­dir. Türkiye’de kro­nik kara­ci­ğer has­ta­lı­ğı sebep­le­ri ara­sın­da hepa­tit C virü­sü, yüz­de 1520’lere ula­şan payı ile HBV’nin ardın­dan ikin­ci sıra­da gel­mek­te­dir. HBV’deki far­kın­da­lık soru­nu HCV ile infek­te kişi­ler için de geçer­li­dir. Şim­di­ye kadar tanı konan HCV’ye bağ­lı kara­ci­ğer has­ta­lık­lı vaka­la­rın sayı­sı yak­la­şık 90 bin civa­rın­da­dır. Dola­yı­sıy­la yak­la­şık 400 bin HCV ile infek­te oldu­ğu hal­de duru­mu­nu bil­me­yen has­ta vardır.Henüz tanı kon­ma­yan bu has­ta­lar hem etraf­la­rı için bulaş kay­na­ğı­dır ve top­lum sağ­lı­ğı­nı teh­dit eder­ler, hem de ses­siz bir has­ta­lık olan kro­nik C hepa­ti­ti­nin zaman­la iler­le­me­siy­le daha cid­di bir kara­ci­ğer has­ta­sı ola­rak iler­de kar­şı­mı­za gele­cek­ler­dir” dedi. HCV’nin de HBV gibi bulaş­ma yön­tem­le­ri­nin ben­zer oldu­ğu­nu ifa­de eden Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, ağız­dan hap biçi­min­de alı­nan ilaç­la­rın 1224 haf­ta­lık kul­la­nı­mıy­la yüz­de 95’leri aşan başa­rı oran­la­rıy­la hepa­tit C virüs infek­si­yo­nu­nun teda­vi edi­le­bil­di­ği­ni kay­det­ti. Prof. Dr. Kay­ma­koğ­lu, Hepa­tit A ve E’de ise hij­ye­nik kural­la­ra uyma­nın öne­mi­ne deği­ne­rek, aşı­lan­ma­nın en önem­li korun­ma yön­te­mi oldu­ğu­nu dile getirdi.

İlgili Haberler

Leave a Comment